fbpx Skip to main content

 

 

Günümüz dünyasında tüketicilerin konvansiyonel medya alışkanlıklarının değişerek dijital platformlara yönelmesi, sosyal medyayı markaların hedef kitlelerine doğrudan ulaşabilmelerini sağlayan en önemli kaynak haline getirdi. 

Hali hazırda devam eden bu dönüşüme ek olarak özellikle Kovid-19 salgınının tüketici alışkanlıklarında meydana getirdiği kritik değişimler, markaların da pazarlama stratejilerini buna yönelik şekillendirmelerini zorunlu hale getirdi. 

İlk zamanlar sadece prestij amaçlı sosyal medya hesapları bulunan büyük şirketler bile artık yeni tanıtacağı ürünleri ve kurumsal imajını bu platformlar üzerinden yürütür noktaya geldi. Tüketiciler ise önceleri sadece kullandıkları markaya bağlılıklarından edindikleri takip etme alışkanlığını artık pek çok farklı kriter üzerinden değerlendirir noktaya ulaştı. Markalar her ne kadar yeni kitlelere ulaşmayı birinci hedef olarak görüyor olsa da, aynı şekilde mevcut müşterilerini kaybetmemek için de bir o kadar çaba sarf etmeleri gerekmekte. Buna rağmen özellikle Instagram’da takipçi sayılarını sabit tutturmakta bile zorlanabiliyorlar. Peki bunun nedeni ne? 

Daha da önemli bir soru içerik tüketiminin  hızla arttığı günümüzde hedef kitlemizin ilgisini sürekli nasıl canlı tutabiliriz? 

 

Müşterileriniz Neden Sizi Takibi Bırakıyor  

    Marka-İçerik Uyumsuzluğu

İçeriklerinizin markanızın kimliği veya ürünlerinizle örtüşmemesi müşterilerin sizi takibi bırakmalarında en önemli faktörlerden birisi. Müşterilerin ve hedef kitlenizin sizden ne görmek isteyeceğini iyi analiz edip buna yönelik paylaşımlar yapmalısınız. 

Örneğin mutfak grubu eşyaları üreticisi olarak bilinen bir markanın hikayelerinde veya gönderilerinde çocuk odası mobilyaları da paylaşması bir noktadan sonra asıl kitlesinde kayıplara yol açacaktır.

    Zayıf Müşteri Hizmetleri

Satış gerçekleşene kadar olan süreçte müşteriye gösterilen ilgi ve özenin satış sonrasında gösterilmemesi günümüz tüketici alışkanlıklarına ters düşmektedir. Sprout Social’ın yaptığı bir araştırmaya katılan tüketicilerin %49’u kötü bir müşteri hizmeti yöneten markayı takip etmeyi bıraktıklarını ortaya koymaktadır.

    Çok Fazla Reklam Vermek

Sosyal medya platformlarında daha geniş kitlelere ulaşmak için reklam vermek elbette önemli bir yöntem. Ancak bu durumun olması gerekenden fazla yapılması müşterilerin markanızdan soğumalarına sebep olacaktır. Reklamlı gönderilerinizin kitlenizde nasıl karşılık bulduğunu iyi analiz ederek bu durumun önüne geçmek ise yine sizin elinizde. 

    Gizlilik Endişeleri

Online alışverişin gittikçe yaygınlaşması, markaların tüketicilere ait kişisel bilgilere doğrudan ulaşabilmelerini de beraberinde getirdi. Günümüz tüketicisinin bakış açısına göre bu bilgilerin gizli kalacağına olan güven marka seçimlerinde en önemli önceliklerden biri olarak gösteriliyor. Markalar olarak bu verileri kesinlikle üçüncü bir firmayla paylaşmayıp, sağlam bir güvenlik sisteminizin olmasına önem vererek marka imajınızı yükseltip aynı zamanda kitlenizin size olan bağlılığını koruyabilirsiniz.

    Çok Az veya Çok Fazla Gönderi

Marka olarak sosyal platformlarda aktif olmanız müşterilerinizin sizi unutmamalarını sağlayacaktır. Ancak bu aktifliğin dengesini de oldukça iyi korumalısınız. Çok fazla gönderi paylaşmak bir süre sonra kitlenizi rahatsız etmeye başlayacaktır. Müşterilerinizin uygulamaya girdiğinde sürekli markanıza ait içerikler görmesi zamanla profilinizi sessize almalarına veya sizi zaman tünelinde gizlemelerine neden olacaktır. 

Aynı şekilde çok az gönderi paylaşmak da kitleniz gözünde markanızı pasif bir konuma sokup sizi takipten çıkmalarına yol açacaktır.

Leave a Reply